30 Ağustos 2010 Pazartesi

Sapanca Kartepe gezimiz






Ctesi gununu ve dahil tum haftayi evde kos kos geciren bunyem artik
hohh dedi biseyler yapma fikriyle yanan kisileride katinca aramiza
istanbula en yakin kacma bolgesi olan sapancaya dogru uzanmaya
basladik plan oruclu olanlar icin sapanca golu etrafindaki balik
lokantalarinin birinde iftar acmakti yola oglen saatlerinde
ciktigimizdan oruclular icin henuz cok erken olduguna karar verip
viaporta ugradik biraz oyalanalim vakit gecsin dedik o gunesin altinda
acik bir avm olan viaportta dolsmak iskence gibi gelince birkac magza
bakip hizlica uzaklastik ordan zaten benim buaralar dunyanin
indirimide olsa birsey almak gibi bir niyetim olmadigi icin cok
sikildim yoksa okadar cok indirim vardi ki gercekten ihtiyaci olanlara
siki bir sekilde tavsiye edilir ben anadolu yakasinda otutuyor
olsaydim baska bir yere gitmezdim sanirim alisveris icin neyse donelim
programa avmden ciktiktan sonra bir saat icinde sapancaya varmistik
bile ve dahada birsuru vakit vardi iftara sapancaya gidip bir kac yer
gezdik yemek icin arkasindan bir yere rezervasyonumuzu yaptirip soyle
bir turlayalim dedik ve kendimizi kartepe yolunda bulduk kartepe kis
icin kayak yapmak icin ideal bir yer yaz aylarinda pek tercih
edilmiyor yol bombos tek tuk arabalar cikiyor yukari bizde onlardan
biri yukari ciktikca hava serinliyor sis basmaya basliyor resimde
gordugunuz gibi piknik yerleri var baZilarinda ucretli tabelasi var
sezon olmadigi icin basinda kimse yok burda saat 5 filan ama sisten
daha gecmis gibi duruyor ayni karadeniz havasi mevcut esim bir
karadenizli olarak bayiliyor bu havaya dereceler 19u gosteriyor
asagida yanan bunyeye burasi cennet gibi gelince durup durul bol
okisijen cekliyor cigerlere ve asagida balik yeme fikri aninda sucuk
ekmek yemege donuyor en tepeye cikip uygun bi yerler ariyoruz ama
sezon kapali oldugu icin oyle pek mumkun degil heryer kapali en
kalabalik ve isikli yeri seciyoruz adi aklimda degil maalesef tahtadan
yapilmis bir kir lokantasi gorunumunde oyle luks filan aramayin biz
gittigimizde sahibi adamcagizda sasiriyor ilk defa bu mevsimde bukadar
kalAbalik gorduk malzeme tedarik edip hemen gelelim diyor
isteklerimize ozel bir iftar menusu cikariyor masa donatiliyor
yediklerimizin tadi konusunda tavsiye edebilecegim biryer degil cunku
iftar monusu diye getirdigi corba knorun hazir ezogelin corbasiydi
sucuklari soyle mangalda komur atesinde beklerken resmen ocakta
kizartilmis sucuklar vardi eti kofteyi hic soylemiyorum tek
begendigimiz caydi sanirim fazla gece kalmadan asagi inelim dedik
karanlik cokunce inmesi zor olur ciktik yola otobana girer girmez
herke bize korna caliyor biseyler anlatmaya calisiyor ama ne bir
durduk baktikki Araba deli gibi mazot akitiyor yarim saatlik yolu zor
gelip kendimizi bi benzin istasyonuna atiyoruz mazot sifirlanmis ya
depo delindi yada baska bisey var biri atesle yaklassa allah korusun
havaya ucucaz benzin istasyonunda sigara icen insanlari anlamiyorum
yAnimizdaki araclari tek tek uyariyoruz servis gelip bakiyor sifir
aract uretim hatasi var bilmem ne yeri iyi sikilmamis kufuru basiyoruz
sikmayan ele ama ucuz atlattigimiz icin sukurlerle variyoruz eve gece
yarisi olmus bile bunyede agir bir bas agrisi ama guzel anilarla bir
pazari boyle gecirerek variyor yorgana yastiga:))

25 Ağustos 2010 Çarşamba

Maxi elbiseler Karayemişten haberler




Dun Prof.Dr Rıza Madazlı'ya göründük Bakırköy acıbademde haftada bır gun bulunuyormus sansıma bos randevu buldum ınternette arastırdıgım kadarıyla ve hastalarının yogunluguna bakılınca cok sevılen bır doktor oldugu bellıydı ama ben kendısınden bukadar pozıtıf elektrık alacagımı tahmın etmemsıtım gercektende seker gıbı bır adam tavırları ınsan guven verıyor Karayemiş ve benim için içimizi ferahlatan açıklamalar yaptı artık kendisine devam etmek istediğimi söyledim ama bana doktorumun iyi bir doktor olduğunu hamilelğin basından beri devam eden süreçte benimle ilgili en cok bılgının kendısının sahıp olduğunu hemde bu saaten sonra kendısıne devam etmenın etık olmadıgını soyledı bısey olursa yıne bana gel ama kendı doktoruna devam et dedı karayemısın 3 boyutlu bır ultrasonunu cektı bu ılk 3 boyutlu ultrasonumuz oldugu ıcın cok farklı hıssettım sankı orda kanlı canlı halıyle duruyordu karayemıs..
Hamılelegın basından berı hıssetmedgım duyguları hıssettım daha oncede dedıgım gıbı cok fazla baglanmak ıstemedım bugune kadar bebegıme ama artık elımde degıl sanırım:(
Bu arada Bakırkoy acıbadem cok degısmıs Durunun dogumundan berı ugramıyordum bır curcuna bır kesmekes hıc hosuma gıtmedı Yada maslak acıbademın sessız sakınlıgınden fazla bana fazla kalabalık ve gurultulu geldı bırde okadar cok asıstan ve hemsıre varkı etrafta ve bırcoguda hıcbıse yaramayıp gezınıyorlar ıhh ıhh sevemedım

Hafta basında berı raporluyum annemde kalıyorum ekmek elden su golden yasıyorum dıyebılırız hem kendı aılem hemde esımın aılesı bu konuda ılk gunden berı okadar destek oldular kı Allah hepsınden razı olsun gercekten cok sanslı hıssedıyorum kendımı bu aksam burda buyukce bır ıftar davetı var sofrayı goruntuleyebılırsem bloga koymak ıstıyorum bır kac ıstek var bu konuda arkadaslardan:)

Bu aralar maxi elbıseler taktım resımdekılerde bır kactane ıstıyorum acıl olarak cunku gıyecek hıc bırseyım yok artık sadece 2 kılo almıs olmama ragmen ılgınc bır sekılde genıslemeye devam edıyorum muhtemelen hareketsızlıkten:/

22 Ağustos 2010 Pazar

Benden haberler

Ctesi günü Karayemişi görmek için doktora gittik cinsiyeti belli oldu gibi ama doktor kesin konuşmak istemedi bir dahakine kesin olarak söylerim dedi bende peki dedim zaten o anda cinsiyeti düşünecek durumdada değildim maalesef sorunlar hala bitmedi risk ve tehlike devam ediyor doktoruma artık eskisi kadar güvenmiyorum sanırım değiştiricem illede ısrarcı olmanın bir alemi yok aslında bir kaç doktora daha gittim ama onlarda bundan beter cıkınca hayır doktoruma guvenıcem dıye arastırmaktan vazgecmiştim ama su son olay sonrası gösterdiği tavır beni soguttu sanırım bide ctesi gunu annem ve kayınvaldemde bebeği cok gormek ıstedıklerı ıcın onları kıramıayıp goturdum ama doktor bıraz bozuldu gıbı geldı bana oturcak yer yok fılan dedı bılmıyorum sımdı kara kara dusunuyorum medical park hastanesındekı Gokmen ıyıgunu tavsıye eden cok var ama bana cok uzak fatıhtekı medıcal parkta aysegul hanımında ısmını cok duydum ama medıcal parkın ıcı bana darallar getırıyor ay bılmıyorum ne zor ısmıs yahu doktor secımı karsıma soyle anlayıslı ılgılı sorunlar karsısında sankı cok onemsızmıs gıbı davranmayan bır doktor cıksa keşke..


Dun bır ıftar davetı vardı evde sofrayı fılan fotograflayamadım hıc ama cok guzel gorunuyordu ben tek bırsey bıle yapamadım oncedende cagırmıs bulundugum ıcın maaıle yardımıma kostu sagolsunlar ben sadece yemegı yedım odama gıdıp tekrar uzandım allahtan anlayıslı ınsanlarmsıta laf etmedıler yoksa bana yapılsa bozulurdum gercı durumda ortada ya!
buaralar bu sorunların bır turlu duzelmemsı psıkolojımı bozdu sanırım ısyanlardayım artık gecsın hamılelegın bebegımın keyfını sureyım ıstıyorum rıskten dolayı bır cok seyı yapmıyorum hatta bebegımle ılgılı hıc bırsey dusunmek ıstemıyorm ona cok fazla baglanmamak ıcın Rabbım herkesın bebegını saglıkla kucagına almayı nasıp etsın bakalım Mevlam neyler neylerse guzel eyler deyıp yasamaya devam edelım..

20 Ağustos 2010 Cuma

Panduf nerede

Gecen gunlerde sordugum sihirliellerankara blogu nerede cevabi cabuk
geldi simdi yeni bir sorum var panduf blogu nerede?

En son okudugumda hersey yerli yerindeydi neolduysa 17 agustosta olmus
blogtan eser yok yine bir cevap veren cikarmi?

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Disardan gorunum

Hazimsizlik hazimsizlik:)

Geçmiş zaman olur ki..


Edirnede yasadım ogrencılık donemımde 3 kız kucuk bır evde iftar sofraları kurardık oruç tutan tutmayan davet edilen edilmeyen arkadaşlar gelir geçerdi soframızdan biz hepsinin anneleri gibiydik çünkü yedirir içirir yollardık evlerine:)
Şimdi o sofraları o anıları hep birlikte beklediğimiz ezan seslerini nekadar özlediğimi farkediyorum yıllar geçsede bazen dalıp gittiğimde hala o anların sıcaklığını hissediyorum.
Anılar okadar çokki her birine dalıp gittinmi saatler geçiyor bugün serviste gelirken uykuyla uyanıklık arası birini düşündüm..
Birgün sanki çok biliyormuş gibi akşama kurufasulye yapıcam iftara gelin diye çağırdım ahaliyi bir kaç saat kala koydum salçayı soganı bir güzel kavurdum üstünede kurufasulyeyı gidip gelip bakıyorum su bitiyor ekliyorum yok fasulyeler bildiğin taş iftara 5 kala herkes acıkmış pilav hazır salata hazır herkes fasulyeyi bekliyor bende ki hava söndü fors yerle bir çorbalar içildi salatalar yendi ama fasulye hala aynı durumda yiğitliğede bok sürdürmek olmaz ya annemide arayamıyorum rezil olucam diye artık herkes ne varsa yedi kalktı masadan benle dalga geçenlerş söylenen lafları hiçe sayıyorum fasulyey camur atıyorum fasulyesı guzel degılmıs dıye ama nafıle artık fasulyeden umudu kestım evdekiler dagıldı gıttı gizlice annemi aradım annem önce kahkayı bastı sonra keyifli keyifli onceden suya koyulması gerektıgını arkasındanda gerekırse bır su haslanması gerektıgını soyledı sesım bogazıma tıkandı pekı dedım o hafta fasulyemın konu olacagı sohbetlerı dusunup gıdıp karnımı doyurdum:))

16 Ağustos 2010 Pazartesi

Ruyalarda blog alemi

Ruyamda tukuyla blogunun sahibesi almis benim postlardan birini
blogunda yerden yere vuruyor ayni ugur dundarin arenada bocekli
firinlara yaptigi muameleyi yapiyor nasil uzuluyorum bozuluyorum
anlatamam birde oyle yerlerden vuruyorki hayir oyle degil boyle demek
istemisim o posta bile diyemiyorum kara kara dusunuyorum dertleniyorum
hayirdir insallah:)

Meyveli irmikli puding pastam

Ramazan ramazan biraz ayip etmis olucam galiba ama ozaman yemek
sitelerinin hepsinin durumu ayni olurdu bahanesiyle marifetimi sizlere
takdim etmek istiyorum.
Herkes tarafindan cok begenildi bu havada sutlu tatlilardan baska
birsey yenmiyor zaten dolapta iyice sogutuldugunda gercekten iftar
sonrasi icin iyi bir secim oluyor merak edenler icin malzemelerimiz ve
yapilisi asagida afiyet ossun efenim:))

9 kasik irmik
13 kasik toz seker
1kilo sut
50gr margarin
1paket vanilya
Taze meyve susleme icin cikolata sos ve ceviz
Taze meyveler haric malzemenin tamami sutle koyulasincaya kadar
karistirilir kaynamaya baslayinca ocaktan alinip yuvarlak bir kaseye
bir kismi dokulur biraz ilininca uzerine kucuk kucuk dogradigimiz taze
meyveler ilave edilir (ben nektarin ve kayisi kullandim). Kalan
karisim uzerine dokulur dolapta yaklasik 3-4 saat bekletildikten sonra
servis tabagina ters olarak cikarilir uzerine sos ve cevizle susleme
yapilirr..

11 Ağustos 2010 Çarşamba

Hayiri bol ramaZanlar

Butun bloglardaki baslik ayni olunca biraz degistireyim istedim
basligi:)
Bu ramazanda her nekadar oruc tutamayacak olsamda bu maneviyati bol
ayi kacirmak niyetinde degilim elimden geldigince biseyler yapamaya
calisacagim.
Esim bu ramazani evde tek basina tutacagi icin onun adina zor olucak
sanirim ama anneler bize destek Allahtan..
Dun ilk sahuru yanliz yapmasina gonlum raZi olmadigi icin
Kayinvaldemde kaldik ailece yapilan iftar ve sahur sofralarini
ozlemisim bende dayanamayip uyandim onlarla birlikte biseyler
atistirdim kayinvaldem makarna dedikleri bir cesit borek yapmis
ramazanda sahur saatlerinde genelde bunu tuketirlermis guzel bir
lezzet ama fazla ugrastirici geldi bana hazir yufkayi cok ince
seritler halinde kesip erimis tereyag ile karistiriyor tavanin altina
bu karisimdan yayip ustune peynir ekliyor ve bir kac kat bu sirayla
gidiyor ocakta tava boregi gibi pisiriyor.
Yapilan ibadetlerinizin en guzel sekilde yerine ulasmasi dilegiyle
herkese hayirli ramazanlar..

10 Ağustos 2010 Salı

Hamilelerle Psikodrama Grubu katılım için son gün

Bugun boyle bir mail aldim aslinda katilmayi cok isterim ama atasehir bana cok uzak:(
Ilgilenenlere duyurulur..

Konu: Hamilelerle Psikodrama Grubu katılım için son gün

Daha önce de bu duyuruyu yayınlamıştım.
Psikolog Yeşim Ünalan Psikodrama bitirme tezi olarak Hamilelerle Psikodrama konusunu seçtiğinden dolayı yarın başlayacak grup çalışmalarına ilk bebeğini bekleyen hamileleri ücretsiz olarak kabul edecek ve 8 haftalık bir çalışma grubu oluşturacak.
 
Sanırım 2 kişilik kontenjanı hala müsaitmiş.
 
Bu fırsatı kaçırmayın derim.
 
Dr.Hakan Çoker
 

                               HAMİLERLERLE PSİKODRAMA

 

 

İnsan dünyaya geldiğinde yaşamından dokuz ay geçmiştir ve bu ilk dokuz aylık zaman, ömrünün sonuna kadar sahip olacağı eşsiz varlığının tayininde çok büyük önemli rol oynayan bir takım aşamalardan geçer.  Hafızanın kayıtları anne karnında başlar. Bebek hamilelik sırasında ve doğum esnasında her şeyden etkilenir ve kaydını yapar.Bu çalışma ile  annenin kaygılarını azaltabilmek, aslında  ne kadar büyük bir yaratım sürecinde olduğunu farkedebilmesi ve sonuna kadar bunun keyfini çıkarabilmesini sağlamak hedeflenmektedir. Böylelikle bebek de sağlıklı bir gelişim gösterecektir. Hem anneyi hem bebeği doğuma hazırlamak, doğum sürecini acılı ve kaygılı bir an olmaktan çıkarıp bir şölene dönüştürme amacı taşımaktadır. Her doğum bir mucizedir ve anneyle bebeğin birlikte gerçekleştirdiği ilk eylemdir…

 

Çalışmaya ilk hamileliklerini yaşayan, hamileliklerinin 8-26. haftasında olan ve hamileliği normal doğum seyrinde devam eden anne adayları  katılabilir.

İstanbul Psikodrama Enstitüsü ne bağlı olarak psikodrama terapistliği üst aşama bitirme tezi için yapılan bu çalışmadan ücret alınmayacaktır. Grup da yapılan paylaşımlar gizli kalacaktır.

 

 

                                        BAŞLANGIÇ TARİHİ:

       11 Ağustos 2010 Çarşamba

          19:00 – 21:00

 

Çalışmalar haftada bir, grup kararına bağlı olarak bazı haftalar iki sefer yapılabilir. Toplam 8 oturum olacaktır.

 

Yer :Özel Azra Çocuk Yuvası

         Ataşehir

 

Detaylı bilgi için aşağıdaki numarayı arayabilirsiniz:

0507 336 14 50

0216 577 35 16-17

Psikolog Yeşim Ünalan

9 Ağustos 2010 Pazartesi

Hazimsizlik

Hamileligimin basindan beri yasadigim hazimsizlik sorununa kendimce
bir cozum buldum.
Yiyecegim bir ogunu 3'e boluyorum ve bir bucuk saat arayla tuketiyorum
her arada yemek sonrasi kayisi,elma yada soda uclemesi yapiyorum en
sonda bir tablet metsil cigniyorum oglen 12 de ismarldigim peynir
soslu snitzelin 2. Kismini azonce tukettim mesela ustune bir elma bir
kac kayisi yedim simdiye kadar..
havuz problemleri yada denklem gibi gozuksede hayatimi kabusa ceviren
bu sorunu ancak bu sekilde cozebiliyorum simdilik:( yoksa az yesem
yemekten sonra hemen acikiyorum ve abur cubura vuruyorum kendimi cok
yesem nefes alamayacak kivama geliyorum bende boyle bir cozum urettim
sonunda tabi daha parlak fikirlerede acigim??

7 Ağustos 2010 Cumartesi

Hamilelikte spor ve havuz keyfi

Dun duru ve annesiyle havuz keyfi yapalim dedik doktorumu arayip
sordum hemen eger temizliginden eminsen sorun yok yavas yavas
baslayabilirsin dedi bende hem havuzu test etmek hemde hamilelikle
ilgili bir spora kayit olmak icin onlarin uye oldugu sports
internationali denemek istedim tum gun cok keyifliydi biz cocuk
havuzunda konuslandigimiz icin normal havuzuna sadece bir kere aksam
saati girdik guzeldi ama sanirim yuz ustu yuzmek karayemisi rahatsiz
etti sirtustude cok cabuk yoruldum aksam eve geldigimizde pestilim
cikmis gibiydim sanirim benim icin henuz erken spor olaylarina baslamak.
Benim gibi bazi sorunlar yasayan sevgili hamile arkadaslarim siz bu
surecte spor yapiyormusunuz??

5 Ağustos 2010 Perşembe

Radyo tiyatrosu


Eskiden elektriklerin daha sık kesildiği zamanlarda mum ışığı etrafında oturur babamla annemin çocukluk anılarını televizyonun yokluğunda nasıl vakit geçirdiklerini zevkle dinlerdik ozamanlar annemle babamın en severek anlattıkları anılar arasındaydı radyo tiyatroları..
Çıtır çıtır yanan soba, gaz lambası ve radyo tiyatrosu muhteşem üçlüydü onlar için bana çocuk aklımla sanki çok eski zamanaları hatırlatırdı sanki annemle babam Osmanlı zamanında yaşamışlar gibi gelirdi oysa olsa olsa 40-45 sene öncesinden bahsediyorlardı en fazla..
Neyse geçen gün işyerinde sistemde bir dosya ararken radyo tiyatrosu isimli bir dosya gördüm bir arkadaş internetten indirip sisteme atmış hemen indirdim iphona attım şimdi evde, yolda, seviste hep kulağımda nasıl lezzetli nasıl güzel anlatamam azönce "arzunun bedeli" diye bir oyun dinledim sırada Dostoyevskiden "beyaz geceler" var bulursanız bir yerlerde mutlaka indirin ve dinleyin ben buraya nasıl ekleneceğini keşfedersem yüklemeye çalışıcağım.

2 Ağustos 2010 Pazartesi

Annelikten


Bu hamilelik kafası çok ilginçmiş gerçekten insanın bir anı bir anına uymuyor bazen içim içime sığmayacak gib oluyor ben ve anne olmak minik bir bedeni, minik bir yüreği sonsuza kadar kendine bağlamak..
Bazende çok istediğim anneliği tadacağımı düşündükçe yaşıtlarım o bar senin bu bar benim gezerken cillop gibi çocuklarla eğlenirken ben hayatımı sanki arkamdan atlı kovalıyormuş gibi kurulmuş bir saat gibi kurdum üniversite, iş hayatı,evlilik şimdide çocuk neydi acelem bilmiyorum diye düşünüyorum ama keşke demiyorum diyemiyorum zaten bu çağımızın moda akımlarınıda kendime yakıştıramıyorum yok çocukta yaparım kariyerde filan insan hayata kendine faydalı olmak istedikten sonra her türlü güzelini yapmazmi illada yükselirken ezmeli altında çalışanlarını hor görmeli bir "manager" olmaylamı olurmuş kariyer..

Hayatın tadı sadece cix mekanlara takılıp Kanyon, İstinye park gezip alışveriş yapmakla mı çıkarmış he onuda yapmıyormuyuz yapıyoruz o ayrı ama daha farklı bir hayata gitmeli diyor içimdeki ses hep..
Oldum olası hırslı biri olmadım olamadımkı ben şimdi bu saatten sonra sahte hırçınlıklarla çabalamalarla yorulmanın alemi ne geçen gün en yakınlarımdan biri dediki nedir senin bu halin dünyanın derdini sırtına sen mi yüklendin neden böylesin sahi ben nezaman böyle oldum gamsız kedersiz ben üniversitede evime 5 dakıkalık okula sınavlara gitmeye bile üşenen ben şimdi nezaman düzen intizam uzmanı oldum evde anneme yardım etmemek için delik ararken şimdi her cumartesi geldiğinde temizlik yapılmassa içimi kurtlar kemirmeye başladı.

Karayemişin gelişimi standartların biraz altındaymış günlerdir taktım kafayı buna şimdi tek bir an yokki düşünmedğim yahu koskoca doktor ne dedi sana onun kaderi rahme düştüğü gün belirlendi bekleyip görücez şu aşamada yapıcak bir şey yok beslenmene dikkat ediceksin e bunu zaten yapıyorum ozaman neden böyle kederleniyorum belkide annelikten evet evet annelikten annem hergün okula giderken söylenmezmiydi bellerin hep açıkta böbreklerini üşütüceksin hergün bunun için dertlenmezmiydi e ne fark var annelikten..
Peki ben bunca şeyi oturup neden yazdım şimdi annelikten annelikten..

Referandum


Gitgide yaklaşan refendurum tarihinde birçoğumuz hala tam olarak neyi oylayacağımızı bilmiyoruz devletin kanalı olması gereken TRT gerektiği gibi refendum konusunda bilgi içeren yayınlar yapmak yerine yanlı yayınlara ağırlık vererek kafaları dahada çok karıştırmaktadır.

Bırakın okuyan araştıran siyasetle ilgili olan halkı!!
Evde oturan haber izlemeyen sokağa dahi ssadece market alışverişine çıkan insanlar neleri oylayacaklarını nasıl bilecek gerçi çokta merak ettiklerini düşünmüyorum orası ayrıca bir tartışma konusu neyse çok sevdiğim ve takip ettiğim bloglardan biri olan içimdengediğigibi bu konuyla ilgili blogunda güzel bir alıntı yapmış bende paylaşmak ve daha çok kitleye yayılmasını ummak istedim..

Alıntıdır...

"Şu anda mecliste bekleyen 5510 sayılı (Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) yasa tasarısı eğer yasalaşırsa pek çok hakkımızı kaybedeceğiz. Sağlık ve sosyal güvenlik haklarımızda oluşacak kayıplardan bazıları şöyle:

* Zaten kadınlar için 58, erkekler için 60 olan emeklilik yaşı hem kadınlar, hem de erkekler için 65'e çıkarılacak. (Madde 28)

*Emekliliğe hak kazanabilmek için yakın zamanda 5.000'den 7.000 güne çıkarılan prim ödeme zorunluluğu 9.000 gün prime çıkacak. (Madde 27)

*Emekli maaşları % 23 ila % 33 arasında düşürülecek. (Madde 29)

* Yıpranma hakkı gasp edilecek

*Aylık geliri 139,6 YTL'den fazla olan bütün vatandaşlar her ay 73 ila 475 YTL Genel Sağlık Sigortası primi ödemek zorunda kalacak. (Madde 88)

* Sadece ayakta tedavi olununca değil; hastalık, kaza, ameliyat gibi nedenlerle hastaneye yatmak gerekince de 'katılım payı' adı altında para ödenecek. (Madde 68)

*'Katılım payı' gerektiğinde beş katına kadar arttırılacak. (Madde 68)

* Bütün sağlık hizmetleri paralı olacak.

*Sağlık hizmeti alabilmek için bu ülkenin vatandaşı olmak, üstelik vergi ödemek, dahası Genel Sağlık Sigortası primi yatırmak, hatta bir de 'katılım payı' ödemek yetmeyecek. Şimdi bir de 'ilâve ücret' adı altında para ödemek gerekecek. (Geçici Madde 5)

*Bütün dünyada anne sütünün önemi yeniden anlaşılır ve emzirme teşvik edilirken Türkiye'de 'sigortalının çocuğuna bir ay anne sütü yeter' mantığı geçerli olacak. Daha önce doğum yapan sigortalılara altı ay süreyle verilmesi öngörülen emzirme yardımı bir aya düşürülecek.

* Hastalanan sigortalılara verilen iş görememezlik ödeneği % 16 azalacak. (Madde 18, 19, 80)

*Emekli Bağ-Kur'lularının maaşından 10 yıl süreyle % 10 oranında Genel Sağlık Sigortası primi kesilecek. (Madde 88)

* Primini ödeyemeyen vatandaşlar sağlık hizmeti alamayacak, hastane kapılarından geri dönecek. (Madde 88, 89 ,90)

*Primini ödeyemeyen çiftçilerin pamuğuna buğdayına, üzümüne tütününe el konulacak. (Madde 87) "

Lütfen bu referanduma karşı daha ilgili olalım ve haklarımızı bırakmayalım biraz daha araştıralım elimizden geldiğince referandumun sonuçlarını yayalım ve takım tutar gibi parti tutmayı bırakalım!!